dallas kara şimşek ve bir sürü dizi çizgi filim 80 li
yılları hatırlamak isteyenler youtube ye 80 li yıllar yazın 80 li yıllarla
ilgili unuttuğunuz çoğu şeyi bulabilirsiniz ben izledim insan duygulanıyor..
Trt 2 de Meksika dizisi başlamıştı o zaman ismi Zenginler de
ağlardı.Marianaydı dizideki ismi.
Ülkemizde kısaca Mariyanna olarak bilinen, çok eski bir
Meksika dizisiydi, TRT2'de akşam üzeri yayınlanır, sokakta herkes
"Mariyanna başlıyo koşun" der, bu diziyi kaçırmazdı. Mariyanna'yı
Veronica Castro oynuyordu bu dizide, kendisinin üçgen yüzü ve nah bu kadar
gözleri vardı. Bu Mariyanna fakir bir kızdı, babası ölünce aile dostları Don
Alberto'nun evine gidiyor, burada Don'un karısından hizmetçi muamelesi
görüyordu. Don'un çok piç, pislik bir oğlu vardı : Luis Alberto Salvatierra!
Böyle abuk favorileri, kabarık sarı saçları, vücuduna yapışan İspanyol paçalı
streç takım elbiseleriyle çok bitirimdi. Dizide kendisi Mariyanna'ya aşık
oluyor ama uzatmalı sevgilisi Ester bunlara bela çıkartıp duruyordu, hatta Luis
Alberto'nun kendisine tecavüz ettiğini falan söylemişti. Neyse sonra kötü kadın
Ester öldü, berikiler evlendiler. Bunlar balayından döndükten sonra Leonardo
geldi bunları ziyarete, Mariyanna'nın odasına çıktı, tam o sırada Mariyanna
bayıldı, Leonardo aman düşmesin diye bunu tuttu, ve yine tam o sırada odaya
giren Luis Alberto karısına ******, çocuğuna da piç diyerek terketti bunu oyyyy
yaz yaz bitmiyor canım, neyse, Mariyanna doğurdu oğlunu, adı da Beto idi bu
veletin. Ama Mariyanna kafayı tırlatıp çocuğu bir kadına verdi, bu arada Luis
Alberto ile barıştılar, yıllarca Beto'yu aradılar, Beto hırsız olarak bunların
malikhanesine girdi, evlat edindikleri üvey kıza aşık oldu aaaaaaaaaaaaaa neyse
yani sonunda herkes birbirine kavuştu, mutlu oldu.
Fakat kütüphaneden de bahsetmezsem çatlarım, bunlar evlenip
aradan güya 20 sene geçtikten sonra (aynı streç takım elbiseli ama artık
bıyıklı Luis Alberto ile saçlarını burgulu tuhaf bir topuzla toplamış
Mariyanna) sürekli "Kütüphaneye gidebilir miyiz Luis Alberto"
derlerdi, illa bütün konuşmalar kütüphanede yapılırdı. Allahım ne geyikler
dönerdi o kütüphanede inanamazsınız!